Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası, Zonguldak henüz kaymakamlık olduğu 30 Temmuz 1919 tarihinden Cumhuriyetin ilân edildiği 29 Ekim 1923 tarihine kadar Osmanlı Dönemi’ne ait bir tüzük ile yönetilmektedir. Cumhuriyetin ilânı ile birlikte 22 Nisan 1925 tarih, 655 sayılı Ticaret ve Sanayi Odaları Kanunu ile Oda faaliyetlerine başlamıştır. Bu Kanun ile birlikte yürürlüğe giren tüzük, ülkedeki tüm ticaret ve sanayi odalarının kuruluş ve işleyişlerini belirli ilkeler çerçevesinde belirlemiştir. Bunun yanı sıra bu kanun ile odalar tüzel kişiliğe sahip meslek kuruluşları olarak kabul edilip, ticaret ve sanayi ile uğraşan kişilerin oda üyeliğinin gerekliliğini zorunlu tutmuştur. Bu Kanun ile odaların faaliyet alanları yerel olmaktan çıkıp yöresel duruma geçmiştir. Bu Kanun’un geçerliliği 14 Mart 1950 ve 7457 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ve yürürlüğe giren 5590 sayılı Kanun’a kadar devam etmiştir.
Zonguldak’ın ekonomik ve ticaret hayatına yön vererek girişimcileri bir araya toplayan ilk kurum “Ereğli Havzası Madenciler Kulübü” olarak bilinmektedir.
Kömür madeni işletmecilerinin kurduğu bu kulübün tamamını maden ocağı sahipleri oluşturmaktadır. Ereğli Havzası Madenciler Kulübü’nün; Ereğli’de bulunan kömür madenin geliştirilmesi, üretilen kömüre yabancı ülkelerde alıcı bulunması, Ereğli’den iç piyasada talep edilen kömürün sağlanması, piyasadaki yabancı kömürlerle rekabet edebilmek için tüm ekonomik araçların kullanılması, kömürün çıkarılmasında ve nakliyesinde modern yöntemlerin kullanılması gibi görevleri bulunmaktadır. Bu görevlerin düzenli sürdürülebilmesi ve maden ocağı işletmecileri ile mevcut anlaşmazlıkların çözülebilmesi amacıyla kulübün merkezi Zonguldak’ta kurulmuştur.
Kulübün İdare Heyeti Başkanı Ereğli Şirketi müdür vekiliydi. İkinci Başkanı Rombaki Ocakları Müdürü Dr. Dünyası Efendi; üyeler ise Hacı Ahmet Aliağazade Ali Efendi, Boyacıoğlu ocağı yöneticisi, Sarıcazadeler ocakları müdürü Maksud Efendi ve diğer üyelerden oluşuyordu.
Kulübün iç tüzüğü, 7 Ekim 1919 tarihinde Zonguldak Madeni Hümayun Müdüriyetine gönderilmişti.
Müdüriyette aynı gün iç tüzüğü Ticaret ve Ziraat Nezaretine havale etmişti. Tüm bu oluşuma karşın Ereğli Havzası Madenciler Kulübü’nin 1920’li yıllarda faaliyetlerini sürdürdüğüne dair bir bilgiye rastlanmamıştır.
Ticaret odaları, 19. yüzyılın sonlarına doğru yaygın hale gelmiş ve ticaret ağının önemli bir parçası olmuştur.
Odalar, Cumhuriyet öncesinde Osmanlı ekonomisinin batı ile iletişimini güçlendirmiş, böylelikle dış ekonomik gelişmelerin önü açılmıştır.
Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası, Osmanlı Devleti’nde 14 Ocak 1882’de yaptığı toplantı ile faaliyete geçen, ilk ticaret ve sanayi odası özelliğini taşıyan İstanbul (Dersaadet) Ticaret Odasından sonra diğer vilayetlerde kurulan ticaret ve sanayi odalarından bir tanesi olmuştur. İkinci Meşrutiyet Dönemi’nde Osmanlı Devleti sınırları içerisinde 160’ın üstünde ticaret odası bulunmaktaydı.
Zonguldak, sahip olduğu maden işletmeleri gibi ticaret ve sanayi alanlarında gelişmesine rağmen, tüccar ve sanayi gibi çalışan kesimin oluşturduğu topluluklar örgütlenememişlerdir. 1919 yılına kadar örgütlenemeyen ticaret kesimi, ticaret yaparken bazı sıkıntılar yaşamaktadır. Bu sorunların üzerinden
gelinmesi için Bolu Sancağı, merkezi idareyi ticaret ve sanayi odasının kurulması, ticaret yapan kesime birçok yarar sağlayacağı konusunda ikna etmiştir. Bunun sonucunda Zonguldak’ın kaymakamlık olduğu 30 Temmuz 1919 tarihinde Zonguldak Ticaret ve Sanayi
Odası kurulmuştur. Ticaret ve sanayi odaları tüzüğüne göre, odanın yetkisinde olan bölge Zonguldak merkez kazasıydı. Oda kurulduğu ilk yıllarda Zonguldak merkez kazasında faaliyet gösterirken, 1928 yılında Devrek Ticaret ve Sanayi Odasının, 1932 yılında ise Ereğli Ticaret ve Sanayi Odasının kendisine katılmasıyla faaliyet alanını genişletmiştir. Bartın Ticaret ve Sanayi Odası ise Zonguldak’a bağlanmamış, faaliyetlerine bağımsız olarak devam etmiştir. Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası, Zonguldak’ın ticaret ve sanayisinin ikinci kurumsal örgütlenmesi niteliğindedir.
Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odasının 30 Temmuz 1919 tarihinde oda meclisi için yapılan ilk seçiminde oda yönetimi;
Oda Başkanı Madenci Maksud Bey,
İkinci Başkanı Tüccardan Bartınlı Kozmidis,
Üyeler ise; madenci Mihail Hıristo Fıdis Efendi, madenci Hoca İstefan Efendi, tüccar Karabet İstanbulluyan, tüccar Toma Fotyadis, tüccar Ohanis Hazarbetyan Efendi, tüccar Bekir Sıtkı Bey ve Hacı Antranik Efendi’den oluşmaktadır.
Oda yönetiminin büyük çoğunluğu gayrimüslimlerden oluşmaktadır. Bu durum, 12 Ocak 1923 tarihinden itibaren değişmiş ve bu tarihten itibaren oda meclisinde gayrimüslim üye görülmemiştir.
Bu gelişmelerden sonra Bolu Sancağı, Odanın tüzüğe uygun bir şekilde kurulduğunu ve yönetim teşkilatını Dâhiliye Nezaretine 14 Şubat 1920’de yazdığı bir yazıyla bildirmiştir. Odanın kuruluşundaki yönetim yapısına bakıldığında Zonguldak kazalarında ticaret ve sanayinin hangi sektörlerde etkin olduğu ve bu sektörlerin kimlerin denetiminde olduğu anlaşılmaktadır. Buna göre kurucu başkan madenci Maksud Bey, ikinci başkan tüccardan Bartınlı Mihail Kozmidis, üyeler ise Toma Fotyadis, Çakaloğlu Mehmet Bey, Ohanis Hazarbetyan Efendi, Madenci Hoca İstefan ve Madenci Mihalaki’den oluşmaktadır.
1919-1922 yıllarında Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası’na kayıtlı Türk ve Gayri Türk Tüccarlar
Sınıf | Türk | Gayri Türk | Toplam |
1 | 2 | 9 | 11 |
2 | 18 | 26 | 44 |
3 | 8 | 45 | 53 |
4 | 12 | 160 | 172 |
Toplam | 40 | 240 | 280 |
1919 ila 1922 yılları arasında Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odasına kayıtlı 280 tüccar ve sanayici bulunmaktadır. Odanın %86’sını oluşturan 240 kişi gayrimüslim, geriye kalan 40 kişi ise müslümandır. 1910 tarihli Ticaret ve Sanayi Odalarına dair tüzüğün maddesine göre; Osmanlı Devleti sınırlarında ticaret yapan gerek yerli gerekse yabancı tüccarların bulundukları bölgedeki ticaret ve sanayi odasına kayıt olması gerekmektedir. Yine bu yıllar içinde Odaya kayıtlı tüccar ve esnaflar gelirlerine göre dört gruba ayrılmışlardır. Fevkalade sınıf olarak adlandırılan birinci sınıf grubuna dâhil olanlar 11 kişiden oluşup, sadece madenci Süleyman Sırrı Bey ve tüccar Ahmet Aliağazade Ali Efendi’nin içinde olduğu iki kişi Müslüman-Türk esnafı temsil etmektedir. Geri kalan esnaf grubunun sekizi gayrimüslim Rum ve Ermeni kimselerden, bir tanesi de Fransız esnaftır. İkinci sınıf esnaf ve tüccar grubunda 18 kişi Müslüman- Türk, 26 kişi ise gayrimüslim; üçüncü sınıfta 53 esnaf ve tüccarın 8’i Müslüman-Türk, geriye kalan kişiler gayrimüslim; dördüncü sınıf grupta ise 280 esnaf ve tüccardan sadece 40 kişisi Müslüman-Türk, kalan 240 kişi gayrimüslimlerden oluşmaktadır. Bu çerçevede Odanın faaliyet bölgesi içinde bulunan Zonguldak, Ereğli ve Devrek kazalarında sanat, hizmet ve ticaretin büyük bir kısmı gayrimüslim grup tarafından yürütülmektedir. Gayrimüslim tüccar grubunun büyük bir bölümünü yerli Rum ve Ermeni asıllı halk oluşturmaktadır. Bunların dışında Fransız, Yunan, Hırvat, Macar ve Karadağlı kişiler de bulunmaktadır.
Bu dönemdeki oda faaliyetlerine bakıldığında çok sayıda kayıtlı esnaf ve tüccar bulunmasına rağmen 400-500 lira civarında aidat geliri elde ettiği oda kayıtlarında görülmektedir.Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odasının yönetiminde yer alan ithalat işiyle uğraşan Çakalzade Mehmet Bey ve Ahmet Aliğazade Ali Efendi, 1919-1932 yıllarında değişmeyen iki Türk tüccardır. Çakalzade Mehmet Bey gerek Osmanlı gerekse Cumhuriyet Dönemi’nde Zonguldak’ın ekonomi alanında en önemli kişilerinden biri olmuştur. Bunun nedeni; o dönemlerde madenlerde çalışan işçiler için kullanılan buğday Zonguldak ve çevresinden karşılanamamaktadır. Zonguldak Kaymakamlığı da 7 Ekim 1919 tarihinde Ticaret ve Ziraat Nezaretine İstanbul’dan tedarik edilen buğdayın Çakalzade Mehmet Bey aracılığıyla Zonguldak’a getirilmesini belirttiği bir yazı yazmıştır. Ticaret Odası yönetiminde değişmeyen bir diğer önemli kişi ise hem maden ocağı işleten hem de ticaretle uğraşan Ahmet Ali Aliğazade Ali Efendi’dir. Ahmet Ali Aliğazade Ali Efendi’nin Zonguldak’ta aileden gelen bir saygınlığı bulunmaktadır. Ailesinden Hacı Ahmet Ali Ağa’nın Zonguldak’ta kız ve erkek okulları ile cami gibi kamusal mekanlar yaptırarak hayır işleri ile bilinmektedir. Zonguldak’ta eğitimin gelişmesinde büyük katkısı olan Hacı Ahmet Ali Ağa’ya bu yüzden devlet tarafından eğitim ve öğretim nişanı verilmiştir. 1919 yılından başlayarak Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası yönetim kurulu başkanlığını sırasıyla madenci Maksud Bey, tüccardan İbrahim Bey, madenci Bekir Sıtkı Bey, madenci İbrahim Ethem Bey, Ahmet Aliağazade Ali Bey, kereste tüccarı Müderrisoğlu Kemal Bey ve Hüseyin Fehmi (İmer) Bey yapmışlardır. Ticaret ve Sanayi Odası başkanlığında altı yıl görev yapan Hüseyin Fehmi (İmer) Bey döneminde Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odasına ait üç katlı idari bina inşa edilmiştir. Hüseyin Fehmi (İmer) Bey, Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı olmadan önce 1910 ila 1921 yılları arasında Ereğli Kömür Madenleri Müdürlüğünü yürütmüş ve bu görevden emekli olmuştur. Bu görevinden sonra 1 Kasım 1921 tarihinden itibaren Türk Kömür Madenleri Anonim Şirketinin İdare Müşavirliği görevini üstlenmiş; bu süreçte eş zamanlı olarak Zonguldak İdare Meclisi Azalığı ve Cumhuriyet Halk Partisi Zonguldak İdare Heyeti Üyeliği görevlerini yürütmüştür. Daha sonra 1925 yılında Zonguldak Belediye Başkanlığına getirilmiş; fakat bu görevi altı ay sürdürüp istifa etmiştir. 1927 yılında tekrar bu görevine Cumhuriyet Halk Partisinin Vilayet İdare Heyetinin onayı ile gelmiş; ancak bu sefer de Türk Kömür Madenleri Anonim Şirketindeki işlerinin yoğunluğundan dolayı belediye başkanlığı görevini sürdürememiş ve bırakmıştır. İkinci görev döneminde ise Zonguldak’ın elektrik tesisatını yapılmasını sağlamış ve bu gibi hizmetlerinden ötürü TBMM tarafından İstiklâl madalyası ile ödüllendirilmiştir. Belediye başkanlığı görevinden ayrıldıktan sonra, 1924 yılından beri Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odasının yönetim kurulu üyeliğini yapan Hüseyin Fehmi (İmer) Bey 28 Aralık 1932 tarihinde odanın yönetim kurulu başkanlığına seçilmiştir.
1932 yılına gelindiğinde Zonguldak Ticaret veSanayi Odasına kayıtlı 469 büyük esnaf ve tüccar bulunmaktadır. O yıl gelir dağılımına göre altı sınıfa ayrılan esnaf ve tüccar gruplarında, fevkalade sınıf olarak bilinen birinci sınıfa dahil olan sekiz kişidir. Bu kişilerin bağlı bulundukları sektörlerin ikisi bankacılık, altısı da madencilik alanında faaliyet göstermektedir. Birinci sınıf esnaf ve tüccar grubunda şahıs işletmesi o yılda bulunmamaktadır. Odaya kayıtlı esnaf ve tüccarın 255’i Zonguldak’ta, 146’sı Ereğli’de ve 68 kişisi de Devrek’te işlerini yürütmektedir. Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odasına sektörel anlamda 135 adet bakkal, 69 adet manifaturacı ve tuhafiyeci, 32’şer adet de kunduracılar ile fırıncılar kayıt olmuştur. Bunların yanı sıra 4 otomobil satıcısı, yedisi Zonguldak’ta, üçü de Ereğli’de bulunan 10 otel işletmecisi, bir fotoğrafçı, dört eczacı, 22 maden şirketi ve altı müskiratçı da odaya kayıtlıdır. Büyük esnafların dışında aynı tarihte odaya kayıtlı 749 adet de küçük esnaf da bulunmaktadır. Oda yönetiminde ise gayrimüslim bulunmamasına karşın, 10 gayrimüslim tüccar odaya kayıtlı olarak ticaret hayatlarına devam etmektedirler.
Birinci Dünya Savaşı’nın başlaması, odanın faaliyetlerini kesintiye uğratmıştır. Oda, dört dönem boyunca faaliyetlerini eski düzenlemeye göre sürdürmeye çalıştığı için bölge için verimli sayılabilecek faaliyetlerde bulunamamıştır. 1925 yılında yeni tüzüğün onaylanıp, uygulamaya geçmesi ile birlikte Oda; mesleki dayanışmayı üyeler arasında sağlamak, mesleki faaliyetler ile ilgili yasa, tüzük ve diğer konularda ilgili makamlar ile işbirliği içinde olmak, ticaret ve sanayi ile ilgili haber ve bilgileri esnaf ve tüccarlara bildirmek, ticaret, sanayi ve diğer ekonomik uygulama branşları ile ilgili istatistiki analizler oluşturmak gibi görevler üstlenmiştir. Yeni düzenleme ile 1926 yılında faaliyete geçen Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odasının 1933 yılları arasında gerçekleştirmiş olduğu faaliyetler;
- Maden ve demir sanayi için Ankara’da 1930 yılında toplanan sanayi kongresine iki raporun hazırlanıp, gönderilmesi,
- Çıkarılan kömürlere İngiliz kömürlerinin karıştırılmasından dolayı önlem olarak seri numaralarının alınması,
- Maden kömürü istatistiklerinin düzenli olarak tutulması,
- Emlak bankasının bir şube açması için çalışmaların başlatılması,
- İktisat ve tasarruf haftası kapsamında yerli ürünlerin tanıtımının yapılması,
- Gümrük istatistikleri için Odaya memur temin edilmesi,
- Dağınık halde bulunan esnafın, bulundukları sektöre göre sınıflandırılarak on yedi adet esnaf cemiyetinin kurulması ve birlik olunması sağlanmıştır. Ticaret ve sanayi odası dışında Cumhuriyetin ilk yıllarından beri kurulan ilk esnaf cemiyetleri Ekmekçiler Esnafı Cemiyeti, Zonguldak Kayıkçılar Cemiyeti, Hamallar Cemiyeti ve Filyos Kayıkçılar Cemiyetiydi.
Zonguldak’ın sanayileşme sürecinde yapılan bu faaliyetler incelendiğinde, faaliyetlerin kapsamının devletin ekonomi politikaları ve sermaye birikimi modeli çerçevesinde uyguladığı “Milli İktisat” ve “Milli Tüccar” politikalarından etkilendiği görülmektedir. Bu yaklaşım 1923-1932 yılları arasında küçük sanayi kuruluşları için de geçerli olmuştur.
Buz imalathanesi, marangoz fabrikası, konserve fabrikası gibi Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odasının bölgesinde yer alan küçük sanayi kuruluşları birer Cumhuriyet eseri olmakla birlikte, bu kuruluşlar Türkiye’yi dünyaya bir sanayi ülkesi olarak tanıtan ekonomik yapılar haline gelmiştir.
1933 Yılında Zonguldak’ta Küçük Sanayi Kurumları